Avrupa Tekstil ve Konfeksiyon Konfederasyonu (EURATEX) dahil olmak üzere 25 önde gelen Avrupa iş dünyası derneği, Avrupa Komisyonu’na ortak bir mektup göndererek Kurumsal Sürdürülebilirlik Durum Tespiti Direktifi’nin (CS3D), AB’nin ekonomik rekabet gücü ve sürdürülebilirlik hedefleriyle uyumlu hale getirilmesi için sadeleştirilmesi ve kolaylaştırılması çağrısında bulundu. Kimya, otomotiv, tarım ve tekstil gibi çeşitli sektörleri temsil eden bu dernekler, yönetmeliğin geniş kapsamı ve küresel tedarik zincirlerine sahip şirketler, özellikle KOBİ’ler için yaratabileceği potansiyel zorluklara dikkat çekti.
Rekabet ve Yönetmelik Yükleri Üzerindeki Endişeler
Ortak çağrıda, şirketlerin sürdürülebilirlik ilkelerini desteklediği vurgulanırken, yönetmeliğin karmaşık gerekliliklerinin rekabet dezavantajlarına yol açabileceği ve aşırı düzenleyici yükler yaratabileceği belirtiliyor. Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın uygulama aşamasına geçmesiyle, iş dünyası liderleri çevresel hedeflerin ekonomik gerçeklerle uyumlu hale getirileceği ölçülü yaklaşımlar çağrısında bulunuyor. Dernekler, CS3D’nin AB’nin rekabet gücünü desteklemesi ve işletmeler için yönetilebilir bir çerçeve oluşturması için alınması gereken önlemleri şu şekilde sıralıyor:
Mektupta, CS3D’nin gerekliliklerine yönelik tam kapsamlı bir rekabet değerlendirmesi yapılması öneriliyor. Bu sayede, rehberlik ve uygulama süreçlerinde gereksiz yüklerin azaltılabileceği ve netliğin sağlanabileceği belirtiliyor. Endüstriden geri bildirim toplanarak, aşırı yükümlülüklerin giderilebileceği ve üye devletler arasında tutarlı bir uygulama sağlanabileceği belirtiliyor.
Küresel tedarik zincirlerinin derinlemesine entegrasyonu nedeniyle, işletmelerin yeni düzenlemelere uyum sağlamak için daha çok zamana ihtiyaç duyduğu vurgulanıyor. Dernekler, bağlayıcı uyum tarihlerinden iki yıl önce kılavuzlar ve destekleyici yasaların yayımlanmasını veya geçiş süresinin uzatılmasını öneriyor. Bunun özellikle geniş tedarikçi ağlarına sahip şirketlerin gerekli düzenlemeleri yapmalarına olanak tanıması öngörülüyor.
Mektupta, AB genelinde uyumlu bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiği ve pazarın parçalanmasının önlenmesinin önemine dikkat çekiliyor. Ulusal düzeydeki uygulamalar arasındaki uyumun sağlanması, özellikle yönetmeliğin gereklilikleri daha karmaşık hale geldikçe Tek Pazar’da rekabet gücünün korunmasını destekleyecek.
Bu ortak çağrı, Avrupa iş dünyasının sürdürülebilirliğe bağlılığını vurgularken, aynı zamanda ekonomik rekabet gücünün ve yönetilebilir düzenleyici ortamların korunması gerektiğini savunuyor.