Milenyum gençlerinin kendi talepleri doğrultusunda tüm dünyayı değiştireceği inancı herkes için kabul edilmiş bir gerçekliktir. Firmaların karlılıklarını arttırmak dışında kendi taleplerine cevap vermesi gerektiğini düşünen 20’li 30’lu yaşlarında olan bu kişiler 3,39 trilyon $’lık alım güçleriyle yok sayılamayacaklarını da göstermektedir.
Her ne kadar milenyum insanlarının sürdürülebilir ve duyarlı modaya karşı eğilimli olduğu konusunda pek çok şey söylense de bunu destekleyecek çok az veri olduğu da yadsınamaz bir gerçektir. Yapılan yeni bir araştırmaya göre Milenyum gençleri için alışverişte fiyat ve satın alma kolaylığı (%95) sürdürülebilirlikten (%34) çok daha önemli bir konudur.
LIM College öğretim görevlileri Robert Conrad ve Kenneth M.Kambara tarafından gerçekleştirilen “18-37 yaş arasındaki insanlar arasındaki alışveriş trendleri” isimli araştırma Milenyum insanlarının moda ürünlerini satın alacakları zaman sürdürülebilirlikten ziyade marka ismine (%60) ve ürünün eşsizliğine (%92) bile daha çok önem verdiklerini göstermektedir. Profesörler bu araştırma kapsamında LIM College, Avustralya’daki RMIT Üniversitesi ve London Fashion College’tan yaşları 18-37 arasında değişen 685 öğrenciyle anket yapmıştır.
Araştırma sonucunda Dr.Kambara’ya göre özetle şu sonuç çıkmaktadır: Piyasada sürdürülebilir, eşsiz ve alınabilecek fiyatta yeterli hazırgiyim ve ayakkabı ürünü bulunmamaktadır. Piyasada mevcut olan çevre dostu gençlere yönelik üretim yapan firmaların hiçbiri, gençlerin talep ettiği modaya uygunluk, eşsizlik, uygun fiyat gibi özelliklere de sahip değildir.
Bazı markalar “etik” olma konusunu halletmiş olsalar da 35 yaşın altındakilerin zevkine uygun ürünler konusunda sorunlar yaşamaktadır. Bunun da ötesinde, moda sektörünün düşük maliyetli üretim konusundaki takıntısı da hangi firmaların baştan sona etik bir üretim zincirine sahip olduğunun tespitini zorlaştırmaktadır. Conrad’a göre moda endüstrisi Milenyum insanlarının istediğini piyasaya sürmektense kendi istediklerini üretmeyi tercih etmektedir. Halbuki bu noktada firmaların bu insanların söylediklerini dikkate alarak hassasiyetleri olan bu kitleye de seslenmesi daha büyük önem taşımaktadır.
Bu noktada satın alınabilir olduğu kadar çevre dostu ürünler üretebilen büyük ölçekli tedarikçilerin ortaya çıkması gerektiği görülmektedir. Charles Scwab’ın raporuna göre Milenyum insanlarının %69’u ihtiyacı olmayan giyim ürünlerini satın almaktadır. Bu oran bu jenerasyonun ebeveyni olan baby boom jenerasyonundan (%45) ve X jenerasyonundan (%53) daha fazladır.
Gucci’den Stella McCartney’e kadar pek çok lüks tüketim ürünü üreten marka, daha yeşil üretime ağırlık vermiştir. Diğer yandan 2017 yılında yayınlanan Deloitte raporuna göre Çin, İtalya, İngiltere ve ABD’de lüks tüketim ürünleri kullanan milenyum jenerasyonundan ankete katılanların sadece %2,6’sı alışverişlerde etik duruşa dikkat ettiklerini belirtmektedir.