TR
Ara
DÜNYADAN HABERLER

Avrupa Birliği, Markaların Tekstil Atığının Bedelini Ödemesini İstiyor

Avrupa Birliği, Markaların Tekstil Atığının Bedelini Ödemesini İstiyor
EKLENME TARİHİ 13.02.2025

AB’nin yeni mevzuatına göre Avrupa Birliği sınırları içerisinde üretim yapan ya da e-ticaret yoluyla AB’ye ithalat gerçekleştiren tekstil üreticilerinin, ürünlerin toplanması, ayrıştırılması ve geri dönüştürülmesi için finansman sağlamak zorunda olacak. Bu, Genişletilmiş Üretici Sorumluluğu (Extended Producer Responsibility – EPR) programları kapsamında gerçekleştirilecek.

Yeni düzenlemeyle birlikte, bir markanın Avrupa pazarına sürdüğü ve hızla elden çıkarılan kıyafet miktarına göre bir ücretlendirme sistemi oluşturulacak. Üzerinde uzlaşılan ön anlaşmada, hızlı moda ve ultra hızlı e-ticaret şirketleri özellikle hedef alınırken Shein ve Temu gibi ultra hızlı moda perakendecileri, geleneksel mağaza zincirleriyle aynı yükümlülüklere tabi olacak. Ancak bu platformların doğrudan kargo modelleri, düzenlemelerin uygulanması açısından yeni zorluklar doğurabilir.

AB yılda 12,6 milyon ton tekstil atığı üretirken 2024 yılında 4 milyar ultra hızlı moda ürünü ithal etti. Üreticilerin ürettikleri tekstil ürünlerinin etkin şekilde ayrı toplanmasına katkı sağlanması amacıyla hazırlanan direktif yürürlüğe girdikten sonra, şirketlerin programlarını uydurmaları için 30 aylık bir süreleri olacak, 10’dan az çalışanı bulunan küçük işletmelere 1 yıllık ek süre tanınacak.

Fransa’nın "Anti-Hızlı Moda" Yasası Askıya Alındı

Fransa’nın Anti-Hızlı Moda Yasası olarak bilinen ve Shein, Temu gibi büyük hacimlerde ithalat yapan şirketleri hedef alan mevzuatı, çevreye en fazla zararı veren tek kullanımlık moda markalarına 10 euroya kadar ceza kesilmesini ve bu şirketlerin reklam yapmasının yasaklanmasını öngörüyordu. 2023 Mart ayında onaylanan ve 26 Mart’ta Senato tarafından ele alınması beklenen yasa, hiçbir açıklama yapılmadan takvimden kaldırıldı.

Geçtiğimiz hafta bir grup politikacı ve sektör temsilcisi durumu ‘ulusal bir skandal’ olarak nitelerken, Vestiaire Collective’in kurucu ortağı ve CEO’su Fanny Moizant, Fransız Kadın Hazır Giyim Federasyonu Başkanı Yann Rivoallan, Moda ve Giyim Endüstrileri Birliği Başkanı Pierre-François Le Louet, Fransız Meclis Üyesi Anne-Cécile Violland ve Senatör Sylvie Valente Le Hir tarafından yapılan ortak açıklamada bu gelişmeler kınandı. Ucuz ithalatların Fransız işletmeleri ve yerel ekonomiler üzerinde yıkıcı bir etkisi olduğunun vurgulandığı açıklamada, bu gelişmelerin bazı Fransız sokak modası markalarının iflasına neden olduğu iddia edildi.

AB İthalat Açıklarını Gidermeye Çalışıyor

Geçtiğimiz haftalarda Döngüsel Moda Federasyonu – CFF tarafından düzenlenen konferansta Shein ve Temu gibi şirketlerin kullandığı, 150 euro altındaki doğrudan giyim ithalatlarının gümrük vergisinden muaf tutulması gibi açıklara değinilirken, döngüsel ürünleri teşvik etmek için AB’nin “eşit rekabet koşulları” yaratması gerektiğini ifade edildi. CFF’nin manifestosunda;

  • Ultra hızlı moda için 150 Euro muafiyetinin kaldırılması,
  • İkinci el ürünlere uygulanan mevcut vergilerin değiştirilmesi,
  • Ultra hızlı moda şirketlerinin, piyasaya sürdükleri ürün miktarı, pazara giriş süresi, promosyon sıklığı ve aşırı düşük fiyatlar gibi kriterlere göre tanımlanması,
  • İşçi haklarının temel bir kriter olarak değerlendirilmesi,

vurguları yapıldı.

Geri Dönüşüm ve Atık Yönetimi Sorunları

Avrupa Geri Dönüşüm Sanayicileri Konfederasyonu (EURIC) Başkanı Mariska Boer, Avrupa’daki tekstil tüketiminin 2025 yılında yılda 2,7 milyon tondan, 2030 yılında 5,5 milyon tona çıkmasının beklendiğini söylerken, Genişletilmiş Üretici Sorumluluğunun sihirli bir çözüm olmadığını, moda sektörünü döngüsel hale getirmeyeceğini ve geri dönüşüm süreçlerinin hala büyük ölçüde endüstriyel atıklara dayandığını, tüketici sonrası atıkların geri kazanımı konusunda ciddi eksiklikler bulunduğunu kaydetti.

Adil Ticaret ve Sürdürülebilir Model

Fransa’nın Avrupa Parlamentosu Üyesi Chloe Ridel ise gelen eleştirilere karşılık olarak tekstil üretiminin Bangladeş ya da Çin’e devredilmesinin, bu ülkelerin kalkınmasını sağlamayacağını, gelişmekte olan ülkelerin gerçekten desteklenmesi isteniyorsa altyapı, sağlık ve eğitim programlarına yatırım yapılması gerektiğini belirtti.

Belçika’nın Avrupa Parlamentosu Üyesi Saskia Bricmont ise evresel, sosyal ve yönetişim (ESG) ilkelerine yönelik ABD öncülüğündeki küresel geri adımlara karşı AB’nin Yeşil Mutabakat taahhütlerini sürdürmesi gerektiğini, döngüsel ekonomi ve sürdürülebilirlik olmadan AB’nin ekonomik rekabet gücü olmayacağını ifade etti.

İHKİB sağlanan hizmetlerin iyileştirilmesi ve web sitesinde en iyi deneyimi yaşamanızı sağlamak için çerezleri kullanır.
close